KÜRT DEVLETİ KURULABİLİRMİ.?

SELF-DETERMİNATİON TÜRKİYE’DE UYGULANABİLİR Mİ?

(TAYİN HAKKI)

Self Determination ABD eski Devlet Başkanlarından WİLSON tarafından ortaya atılan ilkelerden bir tanesi olmakla kalmamış,tüm dünya da ülkelerin coğrafi sınırlarının değişmesine ve yeni devletlerin ortaya çıkmasına sebebiyet vermiştir.Nedir bu self-determination?Türkiye üzerinde oynanmak istenen oyunun üzerindeki perde nedir?Şimdi bunu açıklayacağız;

Self-Determination yani halkların kendi kaderlerini kendilerinin tayin etmesi ilkesi ilk bakışta sizlere oldukça masum gelebilir.İlk bakışta masum gelen bu ilke aslında Türkiye açısından hiçte masum değildir.Zira PKK terör örgütünün yapmak istediği ülkemiz içerisinde Kürdistan kurma faaliyetlerine,bir de TBMM tarafından Anayasal anlam da hukuki destek gelirse işte o zaman Uluslararası Hukuk Düzeninde de haksız bir konuma düşer ve ülkemiz topraklarında Kürdistan’ın kurulması faaliyetini daha güçlendirmiş oluruz.Konuyu daha da açmak gerekirse;özü şudur.

Self Determination hakkına bir halkın sahip olabilmesi için bazı şartlar öngörülmüştür.Bu şartlardan önemli olan iki tane şart vardır.a-)Kaderini Tayin etmek isteyen halk o coğrafyada çoğunluk olacak b-)Kaderini tayin etmek isteyen halk yaşadığı ülkede faklı bir hukuki statüye sahip olacak.Sevgili okurlar anlatmak istediğim Türkiye’de ve dünya da her hangibir ülkede bir halkın kendi kaderini tayin edip,devlet kurması için yukarıda a ve b başlıklarında sayılan iki şarta da sahip olması gerekmektedir.Aksi halde ilgili halk Uluslararası Hukuk açısından devlet kurma hakkına sahip olamaz.

Buradan Türkiye özeline inelim.Güneydoğu Bölgesinde de kendini Kürt olarak tanımlayan ve Kürdistan kurmak isteyen kesimin diğer kesimden fazla sayıda olduğunu varsayalım.Bu halde bölmek isteyen bu halkın bir şarta daha ihtiyacı var.İşte oda yukarıda saydığım şartlardan b başlığında yer alan b-)Kaderini tayin etmek isteyen halk yaşadığı ülkede faklı bir hukuki statüye sahip olması şartıdır.İşte yeni ANAYASA çalışmalarında yer alan tartışmaların odağında yatan ama bir çok vatandaşımızın maalesef farkında olmadığı ihtilaf budur.Sevgili okurlar farkındaysanız Kürdistan kurmak isteyen Kürtler ısrarla yeni Anayasa da Kürt kimliğinin tanınmasını istemektedirler.Yani farklı bir statüye sahip olup self-determination ilkesine tam anlamıyla uygun hale gelip,hukuken de haklı konuma gelmek istemektedirler.Bu çok sinsice bir oyundur.Sinsice olan bu oyuna “aman canım ne olacak Kürt kimliği Anayasa’da yer alsa” diyenler istemeyerek de olsa ortak olmaktadırlar.

O halde ülke bütünlüğümüzün korunması ve Uluslararası Hukuk’ta vede iç hukukumuz da haklı konumumuzu devam ettirmek istiyorsak hiçbir ırk ayrımı yapmayan Türk kavramının mevcut haliyle Anayasa’da kalmasını sağlamalıyız.Aksi halde Üniter Devlet yapımız ortadan kalkar ve paramparça oluruz.Üstelik Uluslararası alanda da hakkımızı aramaktan kendimizi mahrum bırakırız.

Av.Onur BÜKÜLMEZ